İçeriğe geç

Cümle-i asabiye ne demek ?

Cümle-i Asabiye Nedir? Bir Genç Yetişkinin Gözünden

Başlangıç: Kayseri’nin Soğuk Akşamı

Kayseri’nin kış akşamları, her zaman soğuk olur. Bugün de öyleydi. Sokakta adımlarımın sesi, kaygan zeminde yankılandı. Şehri tanıdıkça daha çok seviyorum, ama aynı zamanda her köşe, her sokak, her eski taş duvar biraz daha fazla yük taşıyor. Hangi duvara yaslanıp derin bir nefes alırsam alayım, hissettiklerim her seferinde biraz daha yoğunlaşıyor. Bir parça yalnızlık, bir parça huzur… ve o cümleyi hatırlamak: Cümle-i asabiye.

Cümle-i Asabiye Ne Demek?

Geçen gün eski bir dostumla, yıllar sonra yeniden karşılaştık. İkimiz de artık hayatta farklı yönlere gitmiştik, ama yılların getirdiği bir rahatlıkla her şeyin eskisi gibi olduğunu düşündük. Sohbet, Kayseri’nin en sevdiğim kafelerinden birinde başladı. Çaylarımızı yudumlarken, aniden bir kelime girdi konuşmamıza: Cümle-i asabiye.

Başlangıçta ne demek olduğunu anlamadım. Kafamda bir soru işaretiyle “Bu neydi?” diye sordum. O da bana gülümsedi, “Bunu, öyle acayip bir durumda söylediler ki bir zamanlar… Hani sinirlendiğin ama ne diyeceğini bilemediğin anlar vardır ya, işte o anların adı bu.” Bu tanım kafamda yankı yaptı. Cümle-i asabiye…

O Anın Gerçekliği

Bir zamanlar, Kayseri’nin soğuk kış günlerinde yaşadığım bir olayı hatırladım. O zamanlar üniversitede, 20’li yaşlarımın başındaydım ve hayatta her şey bana yeni geliyordu. Bir gün, bir arkadaşım çok sevdiği bir insanla ilgili bana güvenip bazı şeyleri anlatmıştı. Onun hissettiklerini anlamaya çalıştım, ama o kadar zor bir durumdu ki, bazen sözler yetersiz kalıyordu. İçimi sızlatan bir gerçek vardı, ve tam o noktada ne diyeceğimi bilemedim. Ben de bir an, “Cümle-i asabiye…” diyerek durakladım. Ne demek istediğimi kendim bile anlamadım, ama sanki o an her şeyin özetiydi. Bir his vardı, kelimelerle tarif edilemeyen, ama her şeyin arkasındaki gerçekti.

Cümle-i Asabiye: Kelimelerle Tanımlanamayacak Bir Durum

Bir akşam, bir şeylerin doğru gitmediğini hissettiğimde, sevgilimle de benzer bir duruma düşmüştük. Aramızda sessizliğin büyüdüğü, kelimelerin yetersiz kaldığı bir andı. Ne ona ne de kendime anlatabileceğim bir şey bulamıyordum. O anlarda insanın duyguları sanki bir yere hapsoluyor. Cümle-i asabiye tam olarak böyle bir şeydi. Sinirlendiğimizde ya da hayal kırıklığına uğradığımızda, içinde bulunduğumuz karmaşayı tanımlayacak kelimeler bulamıyorduk. Sadece bir gerginlik, sadece içimde büyüyen bir şey. Ve sonunda, gerginliğin patladığı anlarda, doğru kelimeyi seçmek imkansız hale geliyordu.

Hissettiğiniz bir şeyi anlatmak ne kadar zor olabilir ki? Kelimeler, duyguların en güzel hali olmalı. Ama ne yazık ki, bazen en derin duyguları tanımlayacak bir kelime bulamıyorsunuz. Cümle-i asabiye, belki de bunun bir adıydı. Hem sinirli hem de boğulmuş hissettiğiniz o andı anlatmaya çalışan bir kelime. Gerçek bir çıkmaz. Ne o anı açıklayabiliyorsunuz ne de bir çözüm bulabiliyorsunuz. Bir tür, yaşanılan duygusal patlamanın tam ortasında kaybolmak.

Hayal Kırıklığı ve Umut

Ama hayat, bir şekilde kendini toparlamayı da öğreniyor. Kayseri’nin bu soğuk kış akşamında, geçmişin gölgelerinden çıkıp yeni bir başlangıca adım atmaya karar verdim. Birçok şey öğrenmiştim ve bu da bir tür umuttu. Cümle-i asabiye, bu hayal kırıklığını anlayıp geçmenin yolu değildi. Bunu kabul etmek, duygusal patlamaları daha doğru anlamama yardımcı oldu. Kelimeler yetersiz kalabilir, ama hisler her zaman güçlüdür. Umut her zaman vardır.

Sonra o eski dostumla vedalaştık. Yavaşça yürürken, cümle-i asabiye’yi daha iyi anladım. Belki de bu, bir şekilde geçip gidecek bir şeydi. Belki de sadece zamanı gerektiren bir şeydi. Hayat gibi. Tıpkı Kayseri’nin soğuk kış akşamları gibi. Soğuk ama bir o kadar anlamlı.

Sonuç: Geçmişin Yüklerinden Kurtulmak

Şu an geriye baktığımda, cümle-i asabiye bir kavram olarak kalıyor kafamda. Bazen bu kelimeyi, sinirli ya da gergin olduğumda kullanmak geliyor içimden. Ama bir şekilde, bu kavram bana duygusal bir rahatlama da sağladı. Kendimi tanıdıkça, başkalarının hislerine nasıl yaklaşmam gerektiğini de daha iyi anlayabiliyorum. Ne olursa olsun, insanın hissettiklerini anlatacak kelimeler bulması bazen zor olabilir, ama hayat devam ediyor. Kayseri’nin sokaklarında yürürken, eski dostumun bana söylediği o kelimeyi hala hatırlıyorum ve her defasında, onun anlamını biraz daha derinlemesine keşfediyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

lavitaebella.com.tr Sitemap
ilbetgir.netcasibom